Ebeveynleri Boşanmiş Bir Çocuk Olmak
Giriş
Yasal olarak evlenen iki insanın birlikteliğinin yasalar karşısında sona erdirilmesine boşanma denir (Erdim, L., & Ergün, A., 2016). Modern toplumların bir sorunu olarak görülen boşanma, ilk olarak kişilerin boşanma kararını vermesi gerektiği düşünsel bir aşama ile başlar (Geniş, M., Toker, B., & Şakiroğlu, M., 2019). Düşünsel aşamayı daha sonra duygusal bir süreç takip eder ve yasal süreç ile de evlilik sonlanır (Geniş, M., Toker, B., & Şakiroğlu, M., 2019). Boşanma, aile içindeki çatışmalar yüzünden aile yapısına bir bütün olarak fazlasıyla zarar verir (Bilici, A., 2014). Ailedeki her birey için birçok yönden karmaşık yeni bir yapıya başlangıç olan bu olay, çocuklar için daha fazla etki gösterebilir çünkü bu yeni durumdan en fazla hasar alma ihtimali olan onlardır (Erdim, L., & Ergün, A., 2016). Onlar için başlıca güven ortamı olan aile yapısının bu şekilde dağılması onlarda bir takım güven ve kaygı problemleri ortaya çıkarabilir (Bilici, A., 2014). Ancak, Mert Geniş, Bengü Toker ve Mehmet Şakiroğlu’nun (2019) yaptığı çalışmaya göre, boşanmanın çocuklar açısından sadece olumsuz sonuçlar değil aynı zamanda da pozitif etkenler de doğurduğunu görmekteyiz. Bununla beraber, çocukların yaş ve cinsiyetlerinin de boşanmanın sonuçları üzerinde büyük bir etkisi vardır (Geniş, M., Toker, B., & Şakiroğlu, M., 2019). Bunların ışığında, boşanmanın sonuçlarının tek bir tane değil, birçok farklı boyutu olabildiğini gözlemleyebiliriz (2019).
Boşanmanın Çocuk Üzerindeki Etkileri
Çocuğun boşanmadan nasıl etkileneceğini çocuğun yaşı, cinsiyeti, boşanma sonrasında ebeveyn ve çocuk arasındaki ilişkinin ve ebeveynlik bakımının niteliği, çocuğun yaşam tarzında oluşan değişiklikler, ebeveynlerin olası yeni partnerleri ve yaptıkları yeni evlilikler gibi birtakım etkenler belirler (Korlatt, Y., 2003). Bu etkenlerle beraber, boşanma çocuklar üzerinde duygusal, davranışsal, sosyal, akademik, psikolojik ve ekonomik olarak etkisini gösterir (Geniş, M., Toker, B., & Şakiroğlu, M., 2019). Boşanmış ailenin çocukları için zamanında destek almak çok büyük önem taşır ve alınmadığında çocukta bu durum yüzünden utanç hissetme, güvende hissetmeme ve kaygı veya kedini suçlama gibi etkiler gözlemlenebilir (Erdim, L., & Ergün, A., 2016). Öfke nöbetleri, geç sosyalleşme, depresyon, zayıf benlik algısı, kurallara karşı gelme şeklinde farklı sorunlara yol açtığı da sıkça görülmektedir (Geniş, M., Toker, B., & Şakiroğlu, M., 2019). Çocukların ebeveynlerinden gelen destekte azalma hissetmeleri, maddi olarak bazı ekonomik sıkıntılar çekmeleri, isteksizlikten kaynaklı akademik hayat başarılarındaki düşüş ve arkadaşlarıyla olan ilişkilerinde dışlanmışlık hissi ile yalnızlık çekme gibi sorunlar yaşadıkları gözlemlenmektedir (2019).
Çocukların, boşanma sonucunda olumsuz etkilendiği gözlemlenen durumlarda genelde ebeveyn çatışmalarının çocuğun önünde gerçekleşmesi, boşanma sürecindeki ebeveynlerin çocuğa karşı tutumlarının ve davranışlarının yetersiz ve tutarsız olması, çocuğa kendini rahatça ve özgürce durumla ilgili ifade etme şansının tanınmaması ve yaşanan maddi sıkıntılardan dolayı değişen hayat tarzı gibi olumsuzluklar yaşadığı görülmüştür (Geniş, M., Toker, B., & Şakiroğlu, M., 2019). Bu olumsuzluklara maruz kalan boşanmış ailelerin çocukları genelde daha düşük benlik saygısına sahip, öz güveni düşük, davranışsal ve duygusal problemleri olan akademik başarısı düşük bireyler olarak karşımıza çıkma riski taşırlar (Erdim, L., & Ergün, A., 2016). Bununla birlikte, daha sonraki yıllarda da depresyon ve madde kullanımı gibi problemleri deneyimlemelerinin de oranı artar (2016).
Diğer taraftan, daha önceden de bahsettiğimiz gibi sadece olumsuz sonuçları olmayan boşanma eğer doğru yönetilirse pozitif sonuçlar doğurma ihtimaline de sahiptir. Bu durum en çok boşanma sonrasındaki kurallar ve düzenlemelerin net bir şekilde yapıldığı ebeveyn çocuk ilişkilerinde gözlemlenebilir (Korlatt, Y., 2003). Çocuk ve ebeveynler arasında kurulan ilişkinin olumlu yönde etkilenme üzerinde etkisi çok fazladır. Çocukları taraf tutmaya zorlamamaları, ebeveynlerin tekrar bir araya gelmeyeceği ile ilgili kesin bilgi verilmesi, boşanmadan suçlanacak kişinin çocuk olmadığı, ebeveynlerle görüşmelerdeki düzen ve istikrar ve son olarak çocukların boşanma ile ilgili duygu ve düşüncelerini rahatça ifade edebileceği bir ortama sahip olması kaliteli bir ebeveyn çocuk ilişkisinde bulunması gereken niteliklerdir (Geniş, M., Toker, B., & Şakiroğlu, M., 2019).
Boşanmadan nasıl ve ne kadar etkilenileceğini belirleyen diğer etkenler ise çocuğun cinsiyeti ve yaşıdır (Korlatt, Y., 2003). Bilir ve Dabanlı (1981)’nın araştırmasına göre boşanmadan en çok etkilenen yaş ve cinsiyet grubu kız çocukları için 5-6 yaş, erkek çocukları için 8-10 yaş olarak belirlenmiştir. Erdim ve Ergün‘e göre 5-6 yaş okul öncesi çocuklardaki olası belirtiler içe kapanma, endişe duyma, beslenme ve uykuda düzen bozulması ve altına ıslatma gibi davranış bozuklukları şeklinde sıralanabilir (2016). 8-10 yaş için ise gelecek kaygısı, geç sosyalleşme ve arkadaşları ile ilişkilerinde sorun yaşama ve ebeveyni suçlama bu yaş grubunda yaşanan sorunlara örnek olabilir (2016).
Sonuç ve Öneriler
Sonuç olarak, aile içinde boşanmadan en çok etkilenen bireyler çocuklardır. Ancak bu durum etkinin sadece olumsuz yönde olabileceğini göstermez. Boşanmanın çocuklar üzerinde pozitif etkileri de olduğunu gösteren birçok çalışma bulunmaktadır. Bu da boşanmanın aslında çok yönlü bir olay olduğunu göstermektedir. Bunun yanı sıra çocuklar yaşları ve cinsiyetleri etkisi ile de boşanmadan farklı sonuçlar elde ederler. Çocukların boşanmadan nasıl etkileneceğini ebeveynlerin boşanma sonrası tutum ve davranışları, çocuk için yarattıkları anlayış ve ifade ortamı ve sonraki süreç için netlik ve kararlılık çerçevesinde bilgi verilmesi gibi çocuğa güven ve belirsizliği giderici eylemlerde bulunulması belirler. O yüzden bu sürecin geç olmadan bir profesyonel destek alınması ile yönetilmesi çok önemli bir faktördür.
Buna ek olarak, boşanmamış ancak çatışma yaşayan ebeveynlerden oluşan bir aile yapısında büyüyen çocuğun da aynı derecede olumsuz sonuçlara sahip olabileceğini kabul etmeliyiz. Evin içerisinde huzur olmadığında ve çocuk her seferinde ebeveynler arası çatışmaya maruz bırakıldığında bu durumdan da negatif olarak etkilenmesinin muhtemel olduğu unutulmamalıdır. Bu yüzden, boşandıktan sonra gerekli destek doğrultusunda doğru adımlar atılması, çocuk için daha sağlıklı bir ortam yaratılması açısından boşanmadan bir arada yaşayıp çocuğu sorunlu bir aile ortamına mecbur bırakmaktan daha pozitif sonuçlara öncülük edecektir.
Daha sonrasında gerçekleştirilecek çalışmalar için boşanmamayı tercih eden ebeveynler ve boşanmış ebeveynlerin çocuklarının karşılaştırmalı olarak analiz edilmesi önerilebilir. Aynı zamanda çocukların yaş gruplarına ve cinsiyetine göre incelenmesi de çıkarılan sonuç için güçlendirici nitelikte olacaktır. Bunun yanı sıra, boşandıktan sonra hemen destek alan, destek almada geç kalmış ve destek almamış ebeveynlerin çocuklarıyla yapılacak analizler, bu üç farklı durumun çocukları nasıl etkilendiğini ve hangi belirtileri gösterdiklerini gözlemlemek açısından faydalı olacaktır.
Kli. Psk. Emin BAYRAKTAR
Psk. Eda KARABUDAK
Temmuz, 2022
Kaynakça
Bilici, A. (2014). BOŞANMA SÜRECİNİN ÇOCUKLAR ÜZERİNDEKİ PSİKO-SOSYAL ETKİLERİ * The Psycho-social effects of a divorce process on children.
ERDİM, L., & ERGÜN, A. (2016). Boşanmanın Ebeveyn ve Çocuk Üzerindeki Etkileri. Sağlık Bilimleri ve Meslekleri Dergisi, 3(1), 78. https://doi.org/10.17681/hsp.13621
Geniş, M., Toker, B., & Şakiroğlu, M. (2019). Boşanmanın Çocuklara Etkisi, Çocuğa Söylenmesi ve Ebeveyn Yabancılaşması: Derleme Çalışması Effect of Divorce on Children, Expression to the Child and Parental Alienation: Review Study.
Korlatt, Y. (2003). BİR GEÇİŞ KRİZİ OLARAK BOŞANMA.